Kabul ediyorum, ne zaman oğlum kucağımda uçağa binsem tüm bakışları üzerime topluyorum. Yok yok, bu sadece bize özel bir şey değil, uçağa binen her çocuklu kadın (ya da adam) bu bakışlardan payını alıyor. Neden mi? Çünkü uçaktaki yolcuların hemen hepsinin aklında “Bu çocuk bütün yolculuk boyunca ağlayacak mı acaba?”, “Yoksa benim yanıma mı oturacaklar?”, “Çok konuşur, kafa şişirir mi bu ufaklık?” ve daha bir sürü benzer soru var. Ben de istiyorum çocuksuz seyahat edenler için her havayolunun ayrı uçuşları olsun, gerçekten. Ama bu şartlar altında uçağı paylaşmak zorundayız. Yarıyıl tatilinde ister başka bir ülkeye isterseniz de ailenizi görmeye memleketinize gidecek olsun kucağında çocukla uçağa binen anne ve babalara hayat kurtarıcı önerilerim var!
Öncelikle başınızı dik tutun, size yan gözle ve sorgular halde bakanlara tebessüm edip yolunuza devam edin. Siz annesiniz, babasınız, dünyanın en güzel duygularından birini yaşıyor, en kutsal görevlerinden birini yerine getiriyorsunuz. Utanılacak bir şey yok, size yan gözle ya da dik dik bakan o insanlar da bir gün bebektiler ve ağlıyorlardı. Kimse anasının karnından 30’lu yaşlarda bir iş adamı ya da iş kadını olarak doğmadı ki canım.
- Hazırlığınızı yapın. Yarıyıl tatilinde havaalanlarının yoğun olacağını hesaba katarak saatlerce beklememek için online check-in yapın ve eğer yurtdışına çıkıyorsanız çıkış harcınızı banka aracılığı ile önceden ödeyin. Böylece uzun süre sıra beklemenize gerek kalmaz. Uçağa bindiğinizde ne sizin ne de ufaklığın keyfi kaçmamış olur.
- Bavulunuzu birlikte hazırlayın. Bavulunuzu birlikte hazırlarsanız çocuğunuzun hangi oyuncaklarını yanında istediğini öğrenmiş olursunuz ve bunlardan bir kısmını uçağa alacağınız el çantasına koyabilirsiniz. Böylece sıkıldığı ya da huysuzlandığı zamanlar bu oyuncaklardan biriyle oynaması için çantadan çıkarabilirsiniz.
- Uçakla ilgili kitaplar okuyun. Özellikle ilk defa uçağa binecek olan çocuklar haklı olarak biraz korkabilir, heyecanlanabilir. Bu duygusuyla baş etmesine destek olmak amacıyla uçağa binmeden birkaç gün öncesinden başlayarak ona uçakta neler olacağını sırasıyla anlatın. Yolculuğun “öngörülebilir” olması rahatlatacaktır. Ben oğlumla her seyahat öncesi uçakları anlatan kitaplar okuyorum. Favorilerimiz; Ayşegül’ün uçakla yolculuk macerasını anlatan Ayşegül Uçağa Biniyor (Yapı Kredi Yayınları), uçak çeşitlerini ve farklı hava taşıtlarını anlatan ve içerisinde çıkartmalar da olan Hava Taşıtları (Pearson Yayınları) ve Arda’nın ördeği ile anneanne ve dedesine yaptığı ziyareti konu alan Arda ile Paytak Uçakta (Mandolin).
- Giyiminize özen gösterin. Eğer çocukla uçağa binecekseniz özenli giyinin. Bir davete gider gibi giyinin demiyorum elbette ancak spor salonuna gidiyormuş gibi de eşofmanla uçağa binmeyin. Eğer özenli ve bakımlı olursanız sizi süzen yolcuların nazarında daha olumlu bir intiba bırakırsınız. “Çocuğu var ama bakımlı, demek ki kendine vakit ayırabiliyor, yani çocuk düz duvara tırmanmıyor” düşüncesi yeterli. Elbette çocuğunuzu da özenli giydirin, ancak onun rahat hareket edebilmesi daha önemli, sürekli ensesini kaşımasına sebep olan kaşmir kazak ya da otururken rahatsızlık veren mini etek uçak için ideal seçimler olmayabilir.
Check-in işlemlerini tamamladınız, son dakika çocuklardan gelen tuvaleti ziyaret taleplerini de yerine getirdiniz ya da son kez alt değiştirdiniz ve bir kolunuzda puset, diğerinde bebek uçağa yetiştiniz ve bindiniz. Peki şimdi ne yapacaksınız?
- Gülümseyin. Çocukla seyahatin çok da kolay olduğunu kimse söylemedi. Ancak bu gülümsemenize engel değil. Günün sonunda ailece tatile gidiyorsunuz ve iyi vakit geçireceksiniz. Bunu düşünün ve gülümseyin.
- Yanınızda oturan kişiyle sohbet edin. Eğer yan koltuğunuzda biri oturuyorsa selamlaşın. Sizin ufaklık bir yaramazlık yapmadan, “Bizimki biraz muzırlık yapabilir, yol boyunca size vereceğimiz rahatsızlık için lütfen kusura bakmayın” diyerek puanları baştan toplayabilirsiniz. Çocuklarınızın diğer yolcular ve uçuş ekibi ile sohbet etmesine, kaynaşmasına müsaade edin. Normalde yapmayacağınız (Ve benim de kesinlikle önermediğim!) “En çok hangi şarkıyı seviyorsun, söylesen oğlum?” şeklinde çocuğu teşvik edici davranışların hepsi uçakta tam puan alır.
- Uçakta piknik. Oğlumla yolculuklarda en sevdiğimiz şeylerden biri uçakta piknik yapmak. Uçakta piknik olur mu denemeyin, bal gibi oluyor. Kırmızı beyaz ekoseli peçetemizi seriyoruz, evden getirdiğimiz bademleri, fındıkları çıkarıyoruz. Üstelik bir yandan da gökyüzündeki bulutlara bakıp sütümüzü yudumluyoruz. Daha ne olsun. Çocuklar bu süreçte gerçekten çok eğleniyorlar, elbette vakit de güzel geçiyor.
- Seyahat temalı kitaplara bakın. Uzun yolculuklarda çocuğunuzun canı sıkılıyorsa, ona daha önce okumadığı bir kitap hediye edin. Eğer bu kitap gideceğiniz şehirle alakalıysa ne güzel olur! Tübitak’ın seyahat temalı kitaplarını beğeniyoruz. Çocuklar için özel olarak hazırlanmış dünya atlasları da yolculuklarda çocukların keyifli zaman geçirmesini sağlıyor. Biz Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın 3 boyutlu atlasını aldık en son.
Not: Bu yazı 17 Ocak 2015 tarihli Milliyet Cumartesi ekinde yayınlanmıştır.
Bir cevap yazın