Muson yağmurlarına tutulduğumuz bir Cumartesi sabahı Masai Mara’dan ayrılarak Serengeti’ye doğru yola koyuluyoruz. Isebania sınırını geçerek Tanzanya’ya ulaşmak için yaklaşık 5 saatlik bir yolumuz var. Ancak yol dediğimde otoban hayal ediyorsan, yanılıyorsun. Toprak yolda sallanarak ilerliyoruz. O da yetmiyor, yağmur nedeniyle aracımız çamura saplanıyor, uzun süre beklemek zorunda kalıyoruz. En sonunda hem rehberimiz hem de şoförümüz Peter, yolu değiştirmeye karar veriyor. Ana yoldan değil, başka birinin arazisinden geçerek sınıra ulaşıyoruz. Bize arazisini açtığı için de bu kişiye yaklaşık 50 Dolar ödüyoruz. Peter ek masraf çıktığı ve bizim ödeme yapmamız gerektiği için üzgün olsa da biz yolculuk uzamayacağı ve bir nebze de olsa daha az sallantılı geçeceği için mutluyuz. Öğle yemeğinde yanımıza aldığımız sandviçlere dokunamıyorum, yoldan dolayı midem bulanacak diye korkuyorum. Sadece elma ve muz yiyorum. Yaklaşık 118 kilometrelik yolun sadece 20 kilometrelik kısmı asfalt olduğu için biraz yorucu geçen yolculuktan sonra akşamüzerine doğru Serengeti Ulusal Parkı’na giriyoruz. Giriş yolumuzda bizi filler ve zebralar karşılıyor.
Günün yorgunluğunu otelimiz Serengeti Sopa Lodge’a varır varmaz hissediyorum. Odanın parka bakan balkonudaki koltuklara yayılıveriyorum. Güneşin batışını burada izlemek çok keyifli.
Tanzanya’da farklı 120 etnik topluluğun yaşadığını öğreniyorum. Birinci sırayı Sukumalar almakta. Resmi dil Svahili ve İngilizce. İlginç olan şu ki, Svahili dili Arapça, İngilizce, Hintçe ve Portekizce’den alınma çok fazla sözcük içeriyor.
Ertesi sabah UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve yaklaşık 15.000 kilometrekare büyüklüğündeki Afrika’nın en önemli doğal parklarından biri olan Serengeti Milli Parkı’nda önce sabah sonra akşam safarisi yapıyoruz. İlk defa bir leopar görüyorum, uzaktan da olsa.
Pazartesi sabahı ise erkenden yola koyuluyoruz. İstikamet doğa harikası olarak anılan 20 km. çapında, 600 metre yüksekliğinde bir duvarla çevrili olan Nogorongoro kriteri. Söylememe gerek yok herhalde ama burası da UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde. Doğu Afrika’da yaşayan hemen her türlü hayvanın yer aldığı kriter adeta Nuh’un Gemisi’ni andırıyor. Burada Masai Mara ve Serengeti’den farklı olarak çita ve gergedan görüyoruz. Sodalı göl Magadi’de yaşayan flamingoları yakından göremediğim için üzülüyorum.
Öğle yemeğimizi kriterin ortasında, gölün kenarında yiyoruz. Ancak rehberimiz araçlardan inmememizi söylüyor çünkü yırtıcı kuşlar yemeğimize doğru pike yapıp bizi yaralayabilirmiş. Elimde makinem yemeği unutmuş olduğumdan sorun olmuyor.
Nerede Kalınır?
Grumeti Nehri’nin kıyısındaki en lüks konaklama imkanlarından birini sunan Singita Faru Faru Lodge ya da Grumeti Serengeti Çadır Kampı, 1920’lerde yaşadığın hissi uyandıran çadır kampı Sabora Plains, Serengeti’nin kuzeyinde bulunan Elevana Serengeti Migration Camp, Kilimanjaro dağlarına bakan Arusha Ulusal Parkı’nın göbeğindeki Hatari Lodge, Ngorongoro’daki Lemala Ngorongoro, Masai Mara ile Serengeti’nin birleştiği bölgede yer alan Klein’s Camp, Ngorongor’nun ormanlık yamaçlarında kurulu Gibb’s Farm, Tarangire Ulusal Parkı içinde bulunan Tarangire Safari Lodge, etrafında çit olmadığı için fotoğrafçılar tarafından tercih edilen Ndutu Safari Lodge rehberimizin önerdiği konaklama adresleri arasında yer alıyor.
Başka Ne Yapsak?
Kenya’da yapıp çok zevk aldığım balon safariyi Tanzanya’da da yapmak istedim ancak hem vakit yetmedi hem de balon safari ucuz değil. Ama doğru adresi aldım, Serengeti Balloon Safaris – www.balloonsafaris.com adresinden daha fazla bilgi alabilirsin.
Safari yapmak istersen de Xpress Rent A Car (hem rehberli araç hizmeti de sunuyor – www.xpresstours.com) ile Selous Safari Company (www.selous.com) adreslerine göz at derim.
Bir cevap yazın