SEVDİĞİM KİTAPÇILAR, KIRTASİYELER VE CAFELER
Paris’in sevdiğim kitapçılarını, kırtasiye dükkanlarını ve kafelerini benimle birlikte gezmeye ne dersiniz?
Kitap & Kırtasiye
Galignani: Paris’in en meşhur pastanelerinden biri olan Angelina’da kahve içip tatlı yedikten sonra soluğu şehrin en sevdiğim kitabevi olan Galignani’de aldım. Burası mimarisi, dekorasyonu ve kitap seçkisi ile beğendiğim kitabevlerinden biri. İngilizce bölümü oldukça geniş. Ayrıca özel bir bölümü de çocuklar için ayrılmış. Paris’i de anlatan pek çok dilde çocuk kitabı bulabilirsiniz.
Librairie Delamain: 1708’den beri hizmet veren bu kitapçı edebiyat dünyasından pek çok yazarı da ağırlıyor. Büyük bir çocuk kitapları bölümü olsa da ağrlıklı olarak Fransızca kitapları bulabiliyorsunuz. Kırtasiye bölümü de oldukça iyi. Özellikle kartlar, defterler ve ajandalara çok yer veriyorlar.
Chantelivre: Şehrin zincir kitapçısı. Çocuk bölümü oldukça büyük. Aradığım pek çok kitabı burada buluyorum. İngilizce kitap seçkisi de oldukça fazla. Kalın, masa üstü kitapların içinde kayboluyorum.
Hermes Kitap&Cafe: Hermes mağazasının içinde küçük bir kitapçı ve kafe yer alıyor. Burada daha çok sanat, tasarım, fotoğrafçılık, moda ve mimari kitaplarını bulabilirsiniz. Çocuklar için de bir bölüm ayırmışlar. Bu kitaplar da aynı seçkide yer alıyor.
San Fransisco Books &Co.: Burası bir ikinci el kitap cenneti. İngilizce çok geniş bir arşivleri var. Baskısı tükenmiş pek çok kitabı burada bulabilirsiniz.
Papier Tigre: En sevdiğim kırtasiye dükkânlarının başında geliyor. Modern çizgisi, renkleri ve minimalist tasarımlarıyla kalbimi kazanan ürünleri var.
L’ Ecume des Pages: St. Germanin des Pres’in güzel kitapçılarından biri burası. Çok fazla çeşit ve yabancı dilde kitap olmasa da hep severek uğradıklarımdan. Cafe de Flore ve Les Deux Magots’a da yürüme mesafesinde.
Librairie Tome 7: Şehrin butik kitapçılarından biri. Fransızca çizgi romanlar ve çocuk kitapları için gitmeyi tercih ediyorum.
Le Bon Marche: Burası bir alışveriş merkezi. Kadın, erkek ve çocuk kıyafetleri, ayakkabı ve çantalar, ev dekorasyon ürünleri başta olmak üzere pek çok şey satılıyor. Ancak büyük bir kitap ve kırtasiye bölümü mevcut. Dünyaca ünlü markaların (LV, Carand’Ache, Fabriano, Smythson vb.) kırtasiye ürünlerini burada bulabilirsiniz. Çocuk kitapları için de ayrı bir bölüm yapmışlar. Büyük olmasının dışında tasarımı da eğlenceli. Dünya klasiklerinin Fransızcalarını satıyorlar. Buradan ayrıca çok güzel kutu oyunları da aldım. İngilizce sanat kitleri ve farklı boyalar da buldum.
Kafe & Restoranlar
Le Relais de L’Entrecôte: Açken buraya asla gitmeyin! Ciddiyim. Çünkü inanılmaz uzun bir sıra beklemeniz gerekiyor. Burası sadece Cafe de Paris soslu antrikot ve yanında salata ile patates kızartması servis ediyor. Şehirde birkaç şubesi mevcut ama bizim en sık gittiğimiz 20 Rue Saint Benôit adresindeki. Servis hızlı, yemek lezzetli. Klasik, turistik bir Paris deneyimi.
Le Cafe Marly: Louvre Müzesi’nin bahçesini ve meşhur piramit girişi görerek yemek yemek isterseniz doğru adrestesiniz. Mutlaka rezervasyon yaptırmanızı öneririm aksi halde yer bulmanız neredeyse imkânsız. Kahvaltı, öğle yemeği ya da kahve- tatlı molası için tercih edebilirsiniz. Servis yavaş olsa da yemekleri lezzetli. Fiyatlar yüksek ama manzara için değer.
Mutlaka üst kata çıkıp tuvalet koridorundaki alandan Louvre’un fotoğrafını çekin.
Cafe de Flore: Bir Paris klasiği. Sabah kahvaltısı için erken gitmenizi öneririm. Kruvasan ve sıcak çikolatası favorim. Mümkünse dışarda oturmayı tercih ediyorum. En son gittiğimizde masaya serilen servis Sempe çizimiydi, kalbimi kazandı.
Brasserie Lipp: Oldukça eski ve turistik olan bu restoran tamamen Fransız mutfağı servis ediyor. Çok fazla turist müşterisi olsa da İngilizce menüsü yok. Yemekleri lezzetli ancak garsonları oldukça kaba. Paris’e tekrar gittiğimde uğramak istediğim restoranlardan biri değil ne yazık ki.
Pains Sur Levain – Viennoiserie – Tout Au Beurre: Yediğimiz en güzel tatlılardan bir kısmını bu küçük fırın-pastanede yedik. Bütün ekip farklı tatlılar alıp paylaştık. İncirli tartı herkesin en sevdiği oldu.
La Galerie Dior Cafe: Dior’un tarihini inanılmaz bir kıyafet görsel şöleni ile anlatan bu galeri-müzenin içinde küçük bir de kafesi var. Salı günleri hariç sabah 11.30’dan akşam 18.30’a dek açık olan kafe sadece ziyaretçilere açık. Kahvesi oldukça lezzetli.
Girafe: Son ziyaretimizde Paris’te en sevdiğim restoran bu oldu. Mümkünse içeride değil dışarıda oturun ve Paris manzarasının ve Eyfel’in keyfini çıkarın. Yemekler lezzetli, servis düzgün, ortam eğlenceli ve renkli. Burada hem Fransız hem de dünyadan ünlü pek çok ismi görmeniz mümkün. Terasta, Eyfel’e karşı bir fotoğraf çektirmeyi sakın unutmayın.
Les Deux Magots: Cafe de Flore gibi Paris’in eski, klasik ve turistik cafelerinden biri. Cafe de Flore’un kruvasanlarını daha lezzetli bulsam da ekmek ve kahvaltı konusunda bence yarışırlar.
Bir cevap yazın