Oğlum konuşmaya başladığından beri en çok sorduğu sorular “Neden? Ve “Niçin?” Bu yaşta çocukların etrafı, yaşadıkları ortamı ve çevrelerinde olan biteni keşfettikleri, tanımaya başladıklarını düşünürsek bu soruları sorması gayet normal. Elbette günde en az 50 kere bu sorulara nasıl cevap vereceğini düşünen benim halimi de paylaşmak isterim sizinle. “Anne bulutlar neden gökyüzünden düşmüyor?”, “Anne niçin işe gidiyorsun?”, “Anne yemeğimi neden yemek zorundayım?” ile başlayan listemiz uzayıp gidiyor.
“ANNE BEN NEREDEN GELDİM?”
Ancak geçenlerde beni hazırlıksız yakalayan ilk soruyu sordu oğlum; “Anne ben nereden geldim?” Önce bir sersemledim, sonra oğlumu kucağıma aldım, ona sarıldım. Aklıma gelen en basit yanıtı en kısa şekilde vermeye çalıştım; “Sen bu dünyaya benim karnımdan geldin. Annelerin karnında bebeklerin büyümesi için bir yer var. Bazı bebekler, örneğin aslanlar, balinalar, zürafalar annelerinin karnından bu dünyaya gelir. Bazı bebekler ise yumurtadan çıkar, mesela kaplumbağalar, penguenler ya da civcivler.” Bu yanıt onu tatmin etmiş olmalı ki, “Tamam” dedi ve oynamaya gitti. Ben de bundan sonraki sorulara hazırlıklı olmak ve oğluma cevap verirken hem neyi neden sorduğunu anlamama hem de yaşına göre uygun cevabı vermeme destek olması için birkaç kitap aldım ve Psikoloj Jülide Sevim ile görüştüm.
CEVAP VERİRKEN İZLENMESİ GEREKEN 3 KURAL
Sevim, anne babaların önce çocukların neden soru sorduğunu bilmeleri gerektiğini söylüyor; “Çocuklar, merak ettikleri, anlamadıkları, kaygı duydukları şeyleri sorarlar. Buna ek olarak, güvenlik duygularının sarsıldığı ve bu duyguyu geriye kazanmaya ihtiyaç duydukları veya pek çok ebeveynin düşüncesinin aksine net kurallara ve sınırlara ihtiyaç duydukları için de soru sorarlar”. Bu nedenle, çocukların sordukları sorular yaş grupları, bulundukları kültürel ve sosyal çevre ve aile yaşantısı, yakın zamanda yaşadıkları kayıp, acı bir olay vb. sebeplere göre de değişkenlik gösterebilir. Sevim bana, oğlum ne sorarsa sorsun, sorunun altında yatan anlamı, sebebini bulmam için yol gösterdi. Bundan sonra izleyeceğim üç ana kural şunlar:
- Çocuğunuz ne sorarsa sorsun, soru sizi ne kadar şaşırtır, mahcup eder ya da korkutursa korkutsun, yüz ifadenizin yumuşak olmasına, sesinizin çocuğunuzu anladığınızı ve cevaplama arzunuzu yansıtmasına ve başka soruları teşvik edici nitelikte olmasına çalışın.
- Soruyu cevaplamadan önce, “Merak ettiğin tam olarak nedir? Bunu anlarsam daha iyi cevap verebilirim” şeklinde yaklaşmak, iletişimi devam ettirmek için önem taşır.
- Çocuğunuz ne soruyorsa o kadarını cevaplamayı alışkanlık haline getirmelisiniz.
Örneğin 5 yaştan sonra sıklıkla rastlanan ‘Ölünce nereye gidiliyor?’ sorusu cevaplamak için, ilk sorunuz; ‘İlginç bir soru. Bunu niye merak ediyorsun?’ gibi daha açık konuşmaya yönlendiren bir tavırla yaklaşabilirsiniz. Çocuğunuz bir yakınını kaybettiği ya da çevresinden böyle bir olayı duyduğu için rahatlatıcı bir cevap duymak istiyor olabilir. Bu nedenle cenaze törenindeki detaylardan söz etmek çocuğunuzun aklını karıştırabilir. İnanç sisteminize göre, çocuğunuzu kısa/ onun anlayabileceği şekilde bir açıklama yapıp, ‘Başka sormak istediğin bir soru var mı? Aklına soru gelirse yine sor, konuşalım’ demek en doğru yaklaşım olacaktır.
Çocuklar en çok bu soruları soruyor
Oğlumun sorduğu her sorunun cevabını bilmiyorum. Sonuçta ben de bir insanım, arama motoru değilim. Ancak çocuğuma doğru cevabı verememenin beni onun gözünde bir şey bilmeyen bir anne yapacağını da düşünmüyorum. Bilmediğimi de ona dürüstçe söylüyor ve gel beraber bulalım, araştıralım cevabı diyorum. Hem kendim için hem de oğlumun da ilgisini çekecek birkaç kitap aldım.
“Ödevimi yapmama yardım eder misin?”, “Sizin yatağınızda uyuyabilir miyim?”, “Tanrı nerede?”, “Okula gitmek zorunda mıyım?” ve “Büyüyünce seninle evlenebilir miyim?” başta olmak üzere çocukların sıkça sorduğu sorular ve ailelerin bu soruları nasıl yorumlaması ve cevaplaması gerektiğini anlatan yöntemleri içeren Dr. Susan Bartell’in “Çocukların En Çok Sorduğu 50 Soru” isimli kitabı 3- 8 yaş ve 8-12 yaş olmak üzere iki cilt (Tara Kitap)
“Neden dünyanın döndüğünü hissetmiyoruz?”, “Su içmek neye yarar?”, “Tükürük nereden geliyor?, “Kan neden kırmızı?” gibi farklı sorularla karşılan anne babalara “İlk Ansiklopedim Larousse Nasıl?” isimli kitabı öneriyorum. Kitapta hayvanlar, bitkiler, evren, gelecek, ev yaşamı, iş dünyası, eski çağlar ve sosyal hayat ile ilgili farklı bölümler ve yüzlerce soruya resimli anlatımlarla cevaplar yer alıyor. (Mandolin)
Yılın her gününde farklı ve yeni bir şey öğrenmek isteyen miniklere Yapı Kredi Yayınları’nın “Her Güne Bir Soru” kitabını alabilirsiniz. “Uyuduğumuzda neden gözlerimizi kaparız?”, “Su ateşi neden söndürür?”, “İnek nasıl süt üretir?” ve “Ateşböcekleri neden karanlıkta ışık saçar?” bizim favori sorularımız.
Meraklı penguen Pipkin’in annesine sorduğu soruların cevaplarını bulmak için yollara düştüğü kitapları ise daha küçük çocukların ilgisini çekecek cinsten. “Bir Milyon Ne Kadar Büyük?”, “Gökyüzü Ne Kadar Yüksek?”, “Bebekler Nereden Gelir?” ve “Deniz Ne Kadar Derin?” isimli kitapların anlatımları kadar çizimleri de güzel (Tübitak Yayınları).
Not: Bu yazı 2 Mayıs 2015 tarihli Milliyet Cumartesi ekinde yayınlanmıştır.
Bir cevap yazın