Önümde Endülüs’ün başkenti Sevilla’da geçirecek iki koca günüm var. Burada hava sonbaharda bile güzel, güneş hala insanı ısıtıyor. Hospes Las Casas Del Rey de Baeza isimli butik otelin terasındaki minik havuzun kenarında ayaklarımı suya sokmuş günün yorgunluğunu üzerimden atmaya çalışıp bir yandan da güneşin batışını seyrederken akşam yemeğinde deneyeceğim tapasların hayalini kuruyorum (www.hospes.com). Terasa çıkan…
SEYAHATLERİM
Endülüs’te Araba İle Yolculuk – Granada
Sevilla’dan ayrıldıktan sonra CA 92 otoyolunu takip ederek 235 km gidiyoruz. Exit 230 Santa F’den çıkış yaptıktan sonra Granada’ya varıyoruz. Otelimiz Hotel Ladron de Agua 16. yüzyılda inşa edilmiş Darro Nehri’nin kenarında bulunan bir binada yer alıyor. Otelin odaları Olvidos’un içindeki şiirlerden alıyor isimlerini. Duvarlarını da İspanyol ressamların eserleri süslüyor. Granada’nın en görkemli yapısı kuşkusuz…
JAMBO KENYA! (Masai Mara’da Safari)
Her yıl Kasım ayında gerçekleşen iki milyon hayvanın Masai Mara’dan Mara Nehri’ni geçerek Serengeti’ye ulaştıkları büyük göçü izlemek için Kenya’ya gidiyorum. 6,5 saat süren uçak yolculuğundan sonra Nairobi’deki otele varır varmaz bir şeyler atıştırıp kapıda Toyota Land Cruiser marka safari aracımızın önünde beni bekleyen rehberim Peter Gathii Kamau ile tanışıyor, cam kenarı koltuklardan birine yerleşiyorum….
Tarçin Kokulu Zanzibar
Sabah erken saatlerde Serengeti’den ayrılarak Zanzibar’a uçmak üzere Aruşa’ya gidiyoruz. Abeid Amani Karume International Airport’a vardığımızda şaşkınlığımı gizleyemiyorum. Burası 1920’lerden kalma bir görüntüye sahip. 2 kontuardan ibaret havaalanında yolcuların beklemesi için sadece 6 koltuk ve ufak bir cafe bulunuyor. Uçağa binmeden önce geçtiğimiz x-ray cihazı ise ufak bir dokunuşla yıkılacak hissi veriyor insana. Pır pır…
Merhaba Eski Dostum Brüksel!
Merhaba eski dostum Brüksel! Belçika beni her zamanki gibi karşıladı, yağmurla. Zaventem Havaalanı’nda personelin grev yapması ve tek tek her bavulu incelemesi nedeniyle daha önce hiç beklemediğim kadar bekledikten sonra – yaklaşık 1,5 saat – şehir merkezine doğru yola çıkıyoruz. Önce Place du Grand Sablon’a düşüyor yolumuz. Burada 39 numarada bulunan Pierre Marcolini’nin fındıklı ve bademli pralinlerinden…
Kenya – Balonla Safari (Anne Ben Aslan Gördüm!)
Sabah saat 4:00’te kalkıyorum. Balon safarisi yapmak üzere beni almaya gelen rehber Muhammed ile tanıştıktan sonra balona bineceğimiz yere gitmek üzere yola çıkıyoruz. Yağmur başlıyor. Yolda, arabanın farının aydınlattığı alanda koşarak Serengeti’ye gitmeye çalışan ilk bakışta yeleleri yüzünden ata benzettiğim yaban öküzü sürüsünü görüyoruz. Alana varınca pilotumuz Ernest bize nasıl havalanacağımızı, güvenlik önlemlerini anlatıyor. Güneşin…
#destinasyonizmir
Sabah 04:00’te oğlumu yanağından öptüm ve o yatağında uyurken kapıyı kapatıp evden İzmir’e gitmek üzere çıktım. Taksi şoförüne “Atatürk Havalimanı’na lütfen” dedim. Hürriyet Gazetesi yazarı arkadaşım Bahar Akıncı’nın beni araması ve #destinasyonizmir projesinden söz etmesinin ardından İzmir’e gitmeyi ve projede yer almayı kafama koymuştum. Ama taksiye bindiğimde karmaşık duygular içindeydim. Son 6 aydır ilk defa…
Tabağımdaki Moskova
Dışarısı -11 derece olmasına rağmen Cafe Pushkin’in kapısından içeri girerken soğuk ve rüzgarlı havanın en azından bu akşam için moralimi bozmasına izin vermemeye karar veriyorum. Ağır ahşap kapıdan içeriye adım atar atmaz birden zaman makinesi ile geçmişe gitmişim hissine kapılıyorum. İçeride ilk gözüme çarpan uzun bir bar oluyor. Yıllanmış raflarında eski bir eczaneden rengarenk şişeler,…