Günaydın. Saat 6:00. Bünyem Bozcaada’da da güne İstanbul modunda erken başlıyor. Hava güzel, güneşli. Ne? İstanbul’da yağmur mu var? Kahvaltı öncesi yazıyorum bu yazıyı. Zeynep daha ortalarda yok. Zeynep kullanıyor arabayı. O yoldan, ben yemeklerden sorumluyum. Ona sabah kahvaltısı için çavdar ekmeğine keçi peynirli ve domatesli bir sandviç yaptım. Adada da nerede yesek işlerine ben…
SEYAHATLERİM
Avrupa’nın en renkli şehri: Lizbon
Renkli seramik ve çinilerle süslü, balkonlarından çamaşır sarkan apartmanlarına, Arnavut kaldırımı dar sokaklarına, şehrin her yerine giden sarı tramvaylarına, akşamları restoranlardan yükselen fado şarkılarına hayran kaldığım Lizbon daha önce gördüğüm tüm Avrupa şehirlerinden çok farklı. Lizbon’da geçirecek 4 günümüz var. Konaklamak için 18. yüzyıldan kalma, otele dönüştürülmüş bir ev olan As Janelas Verdes’i tercih ediyoruz. Neo…
St. Petersburg’ta Vintage ve İkinci El Keşiflerim
Yolculuğa çıkmadan önce ikinci el ve vintage üzerine katıldığım bir seminer ve akabinde İstanbul’da yeni açılan bir vintage dükkânını keşfetmem sonucu merak sardığım vintage beni St. Petersburg sokaklarında bu tarz ürünler satan dükkânlara doğru da sürükledi. Nevsky Prospekt ve çevresinde yaptığım Rus tasarımcı avından sonra, henüz dinlenemeden ertesi gün şehirdeki vintage dükkânları keşfe çıktım. Rus…
Aşkın Şehri San Fransisko
Herkesin aşık olduğu, kalbinde ayrı bir yeri olan bir şehir vardır, ya da ben olması gerektiğine inanırım. Yaşadığın şehirden, insanlardan, işinden, kalabalıktan, trafikten, havanın soğukluğundan şikayet etmeye başladığında; “Keşke şimdi ……. de/da olsam” dediğin şehirdir o. Hayal ettiğin, orada olmayı arzuladığın şehir. Benim şehrim her zaman İstanbul’dur. Herkesin şikayet ettiği trafiğini bile seviyorum şehrimin. Zira…
Birmingham’da 48 Saat
Sakallı Cuma-Pazar dedi, klasik dedi, araba dedi, parça dedi. “Tamam” dedim, “Gelirim”. 4,5 saat sürdü uçak yolculuğu. Hava yağmurlu. Havaalanı şehir merkezi arası 30 dakika, şehrin merkezindeki otele yürümek yerine taksiyle varış süresi 55 dakika. Zaman hep yollarda geçiyor. Bavulu bıraktık, çıktık. Birmingham, İngiltere’nin Londra’dan sonra 1 milyona yakın nüfusu ile en büyük şehri. Duran…
Los Angeles II (Hollywood, Robertson, Lakers)
Meşhur Hollywood Tabelası ve Griffith Gözlem Evi Los Angeles’ta ilk günümüzde arkadaşım Simge ile birlikte Universal Studios, Beverly Hills, Walk of Fame ve Rodeo Drive’ı gezmiştim. Los Angeles’ta ilk gün neler yaptığımızı okumak için buraya tık tık! İkinci gün ise, sabah erkenden meşhur Hollywood tabelası önünde fotoğraf çektirmek üzere yola koyuluyoruz. Ben bu tabelaya yakın…
Bondi Beach’te Bir Pazar Sabahı – Sidney
“30’larıma geldim hala koala, kanguru görmedim” dedim sanki bu hayatta 30’larına gelen her insanın hayatta tek eksiği buymuş gibi. Tutturdum Avustralya’ya gidelim diye. Sakallı “Tamam” dedi, “Bir hafta için değer diyorsan gidelim”. İşten izin aldım. Bavulumu dolaptan çıkarttım. Uçak bileti alayım dedim, listede yedekteydim. Herkesin aynı anda koala göresi gelmiş meğersem. Hemen Metin’i aradım. O…
Los Angeles (Universal Studios, Walk of Fame, Rodeo Drive)
Uzun Bir Yolculuk İstanbul’da havaların soğuk olduğu bir Cumartesi sabahı Amerika’da yüksek lisans yapan arkadaşım Simge’yi ziyaret etmek ve daha önce gitmediğim Los Angeles’ı keşfetmek üzere yola çıktım. Önce İstanbul’dan New York’a uçacak, oradan aktarma sayesinde Los Angeles’a gidecektim. Ancak uçağım hava şartları nedeniyle New York’a iniş yapamadı. Bir miktar New York üzerinde uçtuktan sonra…