Paris’e geldiğinizde günü birlik ya da birkaç günlüğüne Disneyland’a da gitmelisiniz. Bu masal ve hayal diyarı çocuklar kadar sizleri de etkiliyor ve orada kaldığınız süre boyunca tekrar çocuk olup anı yaşıyor, başka bir şey düşünmeden gerçekten eğleniyorsunuz. Disneyland 1992 yılında açılmış olan Euro Disney adıyla anılan Disneyland Park, Walt Disney’in sinemayla ilişkisini anlatan aletler, filmler vb. sunan Walt Disney Studios ile yemek ve alışveriş yapabileceğiniz Disneyland Village olmak üzere 3 bölümden oluşuyor.
Eğer Disneyland Paris’e gitme planınız varsa, buradaki önerilerim hem iyi vakit geçirmenize hem de Euro bu kadar yükselmişken biraz da olsa ekonomik bir seyahat yapmanıza yardımcı olabilir:
1) Paris’ten DISNEYLAND’a nasıl gidilir?
Disneyland, Paris’in merkeze uzak banliyösü Marne-la-Vallée’de bulunuyor. Disneyland’a gitmenin kolay ve aynı zamanda pratik yollarından biri tren. Charles de Gaulle Havaalanı’ndan terminal 2’den Disneyland’a hızlı trenle gidebilirsiniz. Buna ek olarak, şehir merkezinden de trenle gitmeniz mümkün.
Türkler tarafından kurulmuş olan ve shuttle şeklinde hizmet veren “Paris Dolmuşu” da önceden internet üzerinden rezervasyon yaptığınız zaman sizi özel araçla otelinizden alıp Disneyland’a götürüyor. Biz Paris Dolmuşu’nu kullanarak gittik zira 2 aile, 4 yetişkin, 2 çocuk ve bavulları hesaba katınca hem trene göre daha ekonomik hem de bizim için daha pratik oldu. Talebiniz halinde çocuk koltuğu da getiriyorlar üstelik.
2) DISNEYLAND’te nerede kalmalı?
Disneyland’te parkın içindeki otellerin gecelik konaklama ücretleri oldukça yüksek. Parkta olmanın avantajı sabah herkesten önce parka girebiliyor ve sıra beklemeden pek çok şeye binebiliyorsunuz. Buna ek olarak, yorulduğunuzda ya da herhangi bir zaman otele yürüyerek dönebiliyorsunuz. Ancak park dışında kalan otellerde de rahatlıkla kalabilirsiniz. Her bir otel neredeyse yarım saatte bir parka shuttle düzenliyor. Hem gidişte hem dönüşte bu shuttle hizmetlerinden ücretsiz olarak faydalanabiliyorsunuz. Disneyland Park’ın içindeki otellerin fiyatlarına parka giriş bileti genelde dahil olurken park dışı otellerin konaklama ücretlerine biletler dahil olmuyor. Ancak, bu otellerden de bilet alabilirsiniz. Üstelik zaman zaman 3 günlük bileti 2 günlük bilet fiyatına satın alabileceğiniz kampanyalar da yapıyorlar. Biz park dışında bulunan Radisson Blu’da kaldık. Hangi oteli seçerseniz seçin “tam pansiyon” konaklama tercih etmemenizi öneririm çünkü parkta vakit geçirirken yemek saati -özellikle öğle yemeği – koşturarak otele dönmek hiç de kolay olmayacaktır. Bu arada, otellerin yemekleri de mevcut durumları da çok iyi değil, yani bizim 4-5 yıldızlı otellerimizle kıyaslanmayacak derecede eski olduklarını söylemeliyim. Yemek durumuna gelince, kahvaltıda sorun yaşayacağınızı sanmıyorum ancak öğle ve akşam yemeklerinde çeşit az ve çocuklar için ayrı bir büfe yapıyorlar. Bu büfe yerine – çünkü çocukların yeme kapasitesine göre gereksiz pahalı olduğunu düşünüyorum – menüden çocuğunuza uygun bir şey seçmenizi öneririm. Yemek konusunu aşağıda ayrıca detaylı olarak yazacağım.
Bizim kaldığımız otel dışında park içinde bulunan en iyi ve görkemli otel olan Disneyland Hotel, Disneyland Resort’taki dört yıldızlı Dream Castle Hotel, çocukların favori konaklama adreslerinden biri olan Magic Circus Hotel, Disneyland Resort’ta NY havası estiren Disney’s Hotel New York diğer konaklama adresleri arasında yer alıyor.
3) DISNEYLAND’a giderken yanımızda ne götürelim?
Disneyland’a havanın güzel olduğu bahar ve yaz aylarında gitmeyi tercih ettiğinizi varsayıyorum -zira kışın pek çok alet zaten kapalı ve bakımda oluyor. Ancak bahar ya da yaz fark etmez çantanıza mutlaka bir kalın kazak/polar, bir çift yedek çorap, ince bir yağmurluk ve su matarası koyun. Biz çok yağmurlu bir günde çocuklara Disney mağazalarından çorap ve yağmur çizmesi almak zorunda kaldık. Normalde 20-25 Euro’ya satılan yağmurluklar hava yağmurlu olduğunda birden 40-45 Euro’ya satılabiliyor. Akşam gösterilere kalmak isterseniz hava serinliyor. Bu sebeple yanınızda sizi sıcak tutacak bir şey olursa iyi olur. Şovları izlerken yere oturmak istemiyorsanız altınıza sermek için bir örtü de alın. Elbette yazın şapka ve güneş kremi ile her daim rahat spor ayakkabıları yanınıza alın.
4) DISNEYLAND’a puset götürebilir miyim?
Pusetiniz varsa ve puset kullanıyorsanız götürmenizi öneririm. Puset size zorluk çıkarmaz çünkü her bir etkinlik alanı önünde pusetinizi bırakabileceğiniz özel alanlar var. Üstelik hem kuyrukta uzun süre ayakta bekleyeceğiniz için hem de mesafeler uzun olduğu için puset çocuğunuzun dinlenmesini de sağlayacaktır. Disneyland’ta da puset kiralama hizmeti sunuluyor. Pusetin altını/kollarını aldığınız eşyaların torbalarını, çantanızı vs asmak için de kullanabilirsiniz ve bütün gün ağırlıkla gezmezsiniz.
Bir cevap yazın