Dubrovnik, nam-ı değer “Adriyatik’in incisi“, Dalmaçya kıyılarının görülmeye değer en güzel şehirlerinden birisi. İstanbul’dan 1,5 saat uçuş mesafesinde olan ve giriş için vize talep etmeyen bu güzel şehir son dönemlerde turist akınına uğruyor.
Eski Şehir/Stari Grad
Şehrin en güzel yerlerinden biri “Eski Şehir” olarak adlandırılan Stari Grad. St. Blaise heykeli ile süslü, zincirli Pile Kapısı‘ndan giriyorsunuz Eski Şehir’e. Eski Şehir, bir zamanlar burada yaşayanları düşman saldırılarından korumak için inşa edilmiş, şimdilerde ise turistler için bir yürüyüş parkuru olarak kullanılan yüksek duvarlarla çevrili (Gradske Zidine). Şehrin duvarları üzerinde yürüyüş yaparak manzaranın keyfini çıkarmak “Dubrovnik’te yapılacak şeyler” listesine muhakkak eklenmeli.
Zincirli ana kapıdan geçerek yüksek duvarlı eski şehre adım attığınızda kendinizi birden Ortaçağ’da hissediyorsunuz. Kapından geçtiğinizde karşınıza labirent şeklinde, Arnavut kaldırımı ana cadde Stradun ve bu caddeyi kesen cıvıl cıvıl ara sokaklar çıkıyor. Onofrio Çeşmesi, Luza meydanı, Modern Sanat Müzesi, Hırvatların özgürlüklerini temsil eden Fransız şövalyesi Orlando Column heykeli Eski Şehir’deki yürüyüş sırasında görmenizi önerebileceğim yerlerin başında geliyor. Eski Şehir’in ara sokaklarında bulunan küçük kafeler, restoranlar, hediyelik eşyalar ve Hırvat tasarımcıların ürünlerini satan dükkanlar şehre renk katıyor ve ziyaretçiler tarafından keşfedilmeyi bekliyor. Bu sokaklarda yürürken insan sanki Ortaçağ tarihini yeniden yaşıyor gibi hissediyor. Yüksek binaların arasında yürürken bir an için kafanızı kaldırıp yukarı baktığınızda duvarlar arasında asılı çamaşırlar, balkonlardan sarkan çiçekler ve camdan cama konuşan Hırvat kadınları görebilirsiniz. Fotoğraf çekmeyi seviyorsanız, ara sokaklarda kaybolmanızı öneriyorum.
Adalara Yolculuk ve Romantik Günbatımı
Duvrovnik’e gelmişken Adriyatik’in güzel sularında serinlemek ya da mevsimine göre gezinti yapmak isterseniz, çevrede 1.300 kadar irili ufaklı ada bulunduğunu söylemeliyim. Bu adalardan Elafiti, Lokrum ve Korcula plajları, restoranları ve doğal güzellikleri ile insanı kendisine bağlıyor adeta. Dubrovnik’in aristokrat ailelerinin yazlık evlerinin bulunduğu Kolocep, Lopud ve Sipan adalarında ise romantik bir gün batımı seyredebilirsiniz. Eski Şehir’de bulunan limanda her gün bu adalara ziyaretçileri götürmek üzere tekneler ve botlar kalkıyor. Dilerseniz adalarda harika bir öğle yemeği yiyip şehre geri dönebilir ya da bütün bir günü adalarda deniz ve güneşin tadını çıkarak geçirebilirsiniz.
Dubrovnik’te Ne Yesek?
Hırvatistan’ın sahil şeridinden gönlünce faydalanan Dubrovnik’te elbette deniz mahsulleri “Ne yesek?” listesinin üst sıralarında yer alıyor.
Dubrovnik’te neredeyse denizden çıkan her şey masada servis ediliyor. Üzerine limon sıkıp sarımsaklı sos dökerek yiyeceğiniz istiridyelerin, midyelerin, balıkların tadına doyum olmuyor. Risotto ile İspanyolların paellasının karışımı, deniz mahsulleri ve pirinçten oluşan bol maydanozlu ve sarımsaklı “Adriyatik Pilavı”nı, “Slivovica” isimli erik rakısını veya Türk rakısına benzeyen meşhur Hırvat içkisi Rakija‘yı, Dubrovnik dondurmasını (emin olun en az İtalyanların dondurması kadar meşhur ve lezzetli), “Burek sa sirom” diye adlandırlan ve bizim böreklere benzeyen yufkadan yapılmış hamur işlerini kesinlikle denemenizi tavsiye ederim.
Şık bir akşam yemeği ya da bir kadeh bir şey içmek için Dubrovnik manzarası ve lezzetli deniz mahsullü menüsü ile ünlü Gil’s Cuisine & Pop Lounge‘u deneyebilirsiniz (Svetog Dominika BB – 20 000). Gitmeden rezervasyon yaptırmanızı öneririm.
Balık pazarının yakınında bulunan, ahşap masalarıyla modern bir dekorasyona sahip Lokanda Peskarija ise ızgara kalamarı, deniz mahsullü risottosu başta olmak üzere harika bir menüyü birinci sınıf bir servisle müşterilerine sunuyor (Ribarnica Dubrovnik – 020 324750).
Pile Kapısı’nın hemen yanında yer alan Orhan ise Dubrovnik’in en meşhur restoranlarından. Garsonlar balıklarla dolu ahşap tepsileri masanıza getiriyor ve ne yiyeceğinizi bu şekilde seçebiliyorsunuz. Yemek yerken bir tarafta Gradske Zidine diğer tarafta ise Fort Lovrijrnac manzarasına dalıp gidebilirsiniz (Ulica Od Tabakarije, 1 -020 414 183).
Nerede Kalsak?
Elafiti adalarına bakan Dubrovnik Palace (Masarykov Put 20, Lapad – 020 430000), taş duvarlara sahip barok tarzı döşenmiş olan Pucic Palace (Od Puca 1, 020 422 933) ya da eskiden komünist memurların dinlenmeleri için inşa edilmiş ve bir dönem de ordu karargahı olarak kullanılmış Villa Dubrovnik (Vhlaha Bukovca 6 – 020 422 933) ya da 2009 yılında açılan Duvrovnik’teki elçimiz Rixos Libertas Dubrovnik‘te kaldığınız süre boyunca size ev sahipliği yapabilir.
Sevdiklerimize Dubrovnik’ten Ne Hediye Alsak?
Dubrovnik’te para birimi Kuna ve bir Avro yaklaşık olarak 7.20 Kuna. Dükkanlar hafta içi sabah 8’den akşam 8’e dek açık ancak Cumartesi günleri bir çok dükkan saat 14:00’te kapanıyor. Küçük dükkânlarda genelde kredi kartı geçmiyor. Pazarlık pek yapılmıyor, etiket fiyatı üzerinden satış yapmayı tercih ediyorlar. El yapımı mücevherler, Hırvatların yöresel kıyafetlerini giymiş oyuncak bebekler, lavanta keseleri ve kravat turistlerin en çok satın aldığı hediyelik eşyalar arasında yer alıyor.
Kravat deyince şaşırdınız mı? Kravatın kökeni Hırvatistan’a dayanıyormuş, zira Hırvat askerlerinin üniformaları üzerine taktıkları kırmızı fularlar Parisli tasarımcılara esin kaynağı olmuş ve kravat da bu şekilde doğmuş. Dubrovnik’te yapılan birbirinden güzel takılar için önerebileceğim mağazalar Od Puca bölgesinde bulunuyor, Linda (Od Puca 18 – 020 324082) ve Tedi (Od Puca 20 -020 323 273).
Bir cevap yazın